22:11

DOMATESLİ ARPA ŞEHRİYE PİLAVI


Renkli pilavlarımdan biri daha.

Genelde soframızda sebze veya et yemeklerinin yanına pilav oluyor.Arpa şehriye pilavını denemenizi tavsiye ederim.Mis gibi tereyağ ile inanılmaz lezzetli.Çok basit yapılışı hatta normal pirinç pilavından bile daha basit diyebilirim.

Malzemelerim
1 paket arpa şehriye
1 yemek kaşığı tereyağ
3 domates
Tuz


Önce domateslerimizin kabuğunu soyuyoruz.Daha sonra rende veya rondodan geçirerek püre haline gelmesini sağlıyoruz.Tereyağımızı pilav tenceremizin içine atıp eritiyoruz. Yanmamasına dikkat edin.1-2 damla zeytinyağı içine damlatırsanız yağınız yanmayacaktır.Daha sonra içine yıkadığımız arpa şehriyelerimizi koyup 3 dakika kadar kavuruyoruz.Üstüne domatesimizi de ekleyip tuzu koyuyoruz ve kapağını kapatıyoruz. Domateslerin suyu çekilene kadar arpa şehriyeli pilavımızı pişiriyoruz.

Eğer içine tereyağ yerine zeytinyağı koyup pişirirseniz soğukken de yiyebilirsiniz.Tam yaz pilavı olur.


Afiyet olsun…
22:52

VİŞNELİ MOZAİK PASTA


Hepimizin bildiği mozaik pastadan çok ufak bir dokunuşla biraz farklı.Beğeneceğinizi umuyorum.Vişne ve kakaonun birleşimi zaten pastalarda mükemmel.

Malzemelerimiz
2 paket petibör bisküi
4 kaşık şeker
2 kaşık kakao
3 kaşık eritilmiş margarin
1 bardak vişne suyu

Bisküilerimizi derince bir kabın içine ufak ufak parçalıyoruz.Üstüne şekerimizi ve kakaomuzu koyuyoruz.Erittiğimiz margarini çok kızdırmadan ocaktan alıp içine döküyoruz.Vişne suyunu da ekledikten sonra iyice karıştırıyoruz.Düz bir zeminde strech film yada bir buzdolabı poşetinin içine koyup elimizle şekil veriyoruz.İlk başta hafif sıcak olacağı için verdiğiniz şekil bozulacaktır.Bu halde buzdolabına koyuyoruz.10 dakika sonra tekrar çıkartıp şeklini düzeltiyoruz.Yaklaşık 2 saat sonra istediğimiz şekli almış olacaktır.

İçindeki vişne mozaik pastaya buruk bir tat veriyor.Bir de bu şekilde deneyin derim.

Afiyet olsun…
22:45

TERBİYELİ TAVUK

Genelde bütün tavuk almamayı tercih ediyorum.Pek tercih edilmiyor bizim evde.O yüzden her zaman göğüs almak daha iyi oluyor.Ama yağsızda olduğu için kızartma olarak yaptığımda veya haşladığımda çok kuru oluyor.Bu yüzden ben de genelde tarifini vereceğim şekilde pişiriyorum.Hem bereketli hem de daha yumuşak.

Bu kelimeyi yemeklerde kullanınca bana çok komik geliyor.Terbiyeli.
Neyse malzemelerimize gelelim.

2 tane tavuk göğüs
3 tane soğan
2 tane patates
Terbiyesi için malzemelerimiz
1 fincan zeytinyağ
1 fincan soyasosu
Kekik
Kimyon
Karabiber


Tam olan göğüsleri ortadan ikiye kesiyoruz.Ve kalın kısmından tekrar keserek inceltiyoruz. Bir tabakta soyasosu,yağ ve baharatı karıştırıyoruz.Tavukları bu karışımın içine koyuyoruz. Yaklaşık 5 dakika kadar bekletiyoruz.Bu bekleme süresinde de soğanlarımızı dilimliyoruz. Patateslerimizin kabuklarını soyup onları da dilimliyoruz.

Tencerenin içine soğanları yerleştiriyoruz.Onun üstüne patateslerimizi koyuyoruz.En üste de sosun içinde bulunan tavuklarımızı sıralıyoruz.Kalan sosumuzu tavukların üstüne döküyoruz. İçine 1 fincan su koyup tencerenin kapağını kapatıyoruz. Yarım saatin sonunda tavuklarımız pişmiş ve özel baharatlı sos patateslerimize işlenmiş olarak hazırdır.

AFİYET OLSUN ...
21:19

SİGARA BÖREĞİ


Malzemelerim
3 yufka
300 gr çökelek veya tulum loru
Maydanoz
Tuz ve karabiber
Kızartmak için de sıvı yağ

Uzun zamandır sigara böreği yapmamıştım.Bundan 2 sene öncesine kadar her zaman buzdolabında sigara böreğim vardı.Ama dolapta duracağına midemizde dursun olayı başlayınca yapmayı bıraktım.Malum gelsin kilolar olayı :)


Hadi başlayalım…
Yufkalarımızı tezgahımıza üst üste gelecek şekilde yayıyoruz.Önce ikiye daha sonra dörde ve kalan parçaları da ikiye bölüyoruz.Bir kabın içine maydanozumuzu ince ince kıyıyoruz. Peynirimizi ve tuzumuzu da koyup karıştırıyoruz.Yaptığımız iç harcını yufkanın geniş tarafına koyup kenarlarını kapatarak kalem gibi sarıyoruz.Uçlarını çok az suyla açılmaması için yapıştırıyoruz.Eğer sardığınız börekleri bir gece buzdolabında bırakırsanız daha lezzetli oluyor.
Kızgın yağda yufkalar pişene kadar kızartıyoruz.Kızarttığımız börekleri kağıt havlu üzerine koyup fazla yağını aldırıyoruz.Sıcak sıcak servis yapabilirsiniz.
İç malzemeyi hazırlarken içine bir tatlı kaşığı çörekotu da koyarsanız çok hoş bir tat veriyor.Yanına da şöyle buz gibi ayran… Atalarımız ne demek yemede yanında yat.Aynen öyle…
Afiyet olsun…




16:37

SULTAN REŞAT PİLAVI


Sultanlara yaraşır bir pilavımız var.
İsminden dolayı araştırmadım ama Osmanlı Mutfağı ile ilişkili olabileceğini düşünüyorum.
Davet sofralarınızda albenisiyle misafirlerinize sunabilirsiniz.


Pilavımız için malzemelerimiz
3 bardak pirinç
3 bardak su
2 yemek kaşığı tereyağ
Tuz
1 tatlı kaşığı limon suyu

Köftelerimiz için malzemelerimiz
300 gr orta yağlı kıyma
½ bardak galeta unu veya ekmek
1 tane soğan
1 kaşık un
Tuz
Kimyon,karabiber
Kızartmak için sıvı yağ

Sosu için
2 tane domates
2 tane biber
1 yemek kaşığı tereyağ
Tuz
2-3 diş sarmısak

İşe köftelerimiz yapmakla başlıyoruz.
Bütün malzemelerimiz karıştırıp güzelce yoğuruyoruz.Ceviz büyüklüğünde yuvarlak top köfteler hazırlayıp unlanmış tepsimizin içine atıyoruz.Tepsiyi sallayarak köftelerimizin unla bulanmalarını sağlıyoruz. Tavamızda kızdırdığımız yağın içine unlarının fazlasını eleyerek koyuyoruz.Üstüne bir kapak kapatın çünkü ufak ufak yağ sıçratıyor hem siz yanmazsınız hem de ocağınız kirlenmez.Ara sıra tavayı sallayarak her taraflarının kızarmalarını sağlıyoruz.

Ayrı bir yerde de pilavımızı pişirmeye başlıyoruz.Pirincimizi en az 1 saat önce suda ıslatıyoruz.Daha sonra ılık su ile üstündeki nişastası çıkana kadar güzelce yıkıyoruz.Pilav tenceremizde erittiğimiz tereyağının içine pirincimizi ve tuzumuz attıktan sonra 2 dakika karıştırarak kavuruyoruz.Suyunu da ekleyip kapağını kapatıyoruz.Pirincimizin üzeri göz göz olunca pilavımız pişmiş demektir.Üstüne kağıt havlu kapatıp dinlenmeye alıyoruz.

Sıra sosumuzda;domateslerimizin kabuklarını koyduktan sonra ister ufak ufak doğrayın ister rondodan geçirin.Sos tenceresinde eritip kızdırdığımız yağın içine soyduğumuz sarmısakları ince ince doğrayıp atıyoruz.Bir iki karıştırıyoruz ki kokusu yağımıza işlesin.Biberleri de doğrayıp içine atıyoruz.Yine biraz karıştırdıktan sonra domateslerimizi koyup kapağını kapatıyoruz.Domatesler suyunu çekmeye başlayınca (ne kadar sulu kalmasını isterseniz ona göre) altını kapatıyoruz.
Pişen domates sosunun içine köftelerimizi koyup karıştırıp kenara koyuyoruz,hazırda beklesin : )

Gelelim sunum aşamasına…
Pişmiş olan pilavımızı ya bir kek kalıbının içine ya da derin bir kaseye koyup geniş düz bir servis tabağına ters çeviriyoruz.Ortasına domates soslu köftelerimizden biraz koyuyoruz. Kalan köftelerimizi de pilavımızın çevresini süslüyoruz.Sıcak sıcak servis yapıyoruz.
Ve işte sonuç…

Afiyet şeker olsun…
22:30

DOMATESLİ MAKARNA


Malzemelerimiz
1 paket makarna
3 tane domates
Tuz
Tereyağ
Kuru Aydın çökeleği veya kaşar peyniri

Makarnamızı pişmek üzere kaynayan suyun içine tuzunu ekledikten sonra atıyoruz.Arada yavaş yavaş karıştırarak 10 dk.da pişmesini sağlıyoruz.Makarnaların suyunu süzdükten sonra kenara koyuyoruz.Her zaman söylüyorum yine tekrarlayacağım.Lütfen makarnanın suyunu atmayınız.Her türlü çorba ve soslarda kullanabilirsiniz.
Kabuklarını soyduğumuz domatesi ister rendeleyin isterseniz rondodan geçirin.Tencerede erittiğimiz tereyağın içine domateslerimizi atıyoruz.Rengi çıkıp biraz suyunu çektikten sonra makarnamızı ekliyoruz.

Tabağımıza aldıktan sonra üzerine Aydın’ın kuru çökeleğinden koyabilirsiniz.Yoksa da peynirini koyup sıcak servis yapıyoruz.
Afiyet olsun.
22:19

KASAP KÖFTE

Kim yoktur ki şöyle cızır cızır kızarmış köfteyi sevmeyen.İster ekmek içinde ister servis tabağında dayanılmaz bir lezzet.Basit ama çok tutulan tarifim : 

Malzemelerimiz
250 gr dana kıyma
250 gr kuzu kıyma
1 soğan
1 yumurta
1 bardak galeta unu veya ekmek
Nane
Tuz
Karabiber,kekik,kimyon,yenibahar
1 tutam Tarçın
1 çay kaşığı Sirke
½ paket Kabartma tozu
Kızartmak için yağ



İlk olarak derin bir yoğurma kabının içine soğanlarımızı rendeliyoruz.Bütün malzememizi koyuyoruz.Eğer galeta ununuz yoksa ekmeğimizi suda ıslatıp ve suyunu iyice sıktıktan sonra harcımızın içine karıştırıyoruz.Köfte  harcımız hamur gibi tamamen toplandıysa yoğurma işlemimiz bitmiştir.
Köfte harcımızı buzdolabına koyup 1 saat bekletiyoruz.
Daha sonra dolaptan çıkardığımız harcımızın içinden ölçü olarak bir yemek kaşığı kadar kıymayı alıp istediğimiz şekli veriyoruz.Çok fazla bastırmadan köftelerimizi hazırlıyoruz.Tavaya çok az yağ koyup köftelerimizi sıralıyoruz.Önlü arkalı güzelce kızartıyoruz.
Sıcak sıcak servis yapıyoruz.
Afiyet olsun.
14:38

ZEYTİNYAĞLI PATLICAN

Bu aralar dikkatimi çeken bir şey var.Ben de diyet yapmaya niyetlendiğim için gözüme çarpıyor.Sosyal paylaşım sitelerinde inanılmaz bir diyet furyası var.Tamamen çılgınca 1 haftada 10 kilo. … ilacı kullan 20 kilo ver. … kitabı dene 30 kilo var.Bir de isimler konulan diyet programları var.Çorba diyeti,hurma diyeti,karpuz diyeti ve daha niceleri.Su diyeti bile var.Günde çılgın litre su içiyorsunuz.Süper kilo veriyorsunuz sonuç böbreklerin iflası.Bu yazı dizisinin en başından beri anlatmaya çalıştığım şey işte bu.Herşeyi yiyin ama ölçülü.Herşeyin fazlası zarar.Bayanlar yaptığı sağlıksız rejimleri gönül rahatlığı ile başkalarına tavsiye edebiliyor.Onlara sorduğum tek soru var.Kiloyu vucudunuzda yağdan mı kaybediyorsunuz yoksa kastan mı ? Şimdiye kadar bu sorumun cevabını alamadım.
Diyet kelime olarak bile düşündüğünüzde eğer gerçekten kilo kaybınız var ise sizi tamamen strese sokmaya yeter.Önemli olan uyguladığınız diyeti -ki bundan sonra bu kelimeyi kullanmayıp sağlıklı beslenme olarak kullanacağım- ufak tefek hareketlerle zevkli hale getirmek.
Şimdi vereceğim tarif tamamen bu şekilde.Kesinlikle içine koyduğumuz hiçbirşeyi yağda kavurmuyoruz.Tamamen kendi suyunda pişiyor.Oldukça hafif.
Gelelim tarifimize

ZEYTİNYAĞLI PATLICAN

Malzemelerimiz
4 tane patlıcan
4 tane domates
2 soğan
4-5 diş sarımsak
Tuz
Zeytinyağ

Patlıcanlarımızı alacalı olarak soyuyoruz.Eğer boyları uzunsa ikiye bölerek yapabilirsiniz.Daha sonra patlıcanları karnıyarık gibi kesiyoruz.Ben içini tatlı kaşığı ile biraz oyuyorum.
Ayrı bir yerde kabuklarını soyduğumuz domatesleri doğruyoruz.Bir kabın içine koyuyoruz. Soğanlarımızı da piyazlık doğruyoruz.Patlıcanlarımızın içinden çıkan iç malzemesini ,1 tatlı kaşığı zeytinyağını ve 1 çay kaşığı tuzumu  ekleyip bir güzel karıştırıyoruz.
Karnıyarık olarak açtığımız patlıcanların içine bu hazırladığımız karışımı koyup tenceremizin dibine sıralıyoruz.Eğer karışımınız kaldıysa hepsini tencerenin içine koyabilirsiniz.
En üste de ayıkladığımız sarımsakları atıştırıyoruz.
Kısık ateşte patlıcanlarımız pişene kadar pişiriyoruz.Bazen domatesler su salmayabiliyor o zamanda içine 1 fincan su ekleyebilirsiniz.
Soğuduktan sonra servis tabağına alabilirsiniz.


Afiyet olsun.
08:21

GELİN VE KAYNANA



Uzun yıllar önce Çin’de, Li-Li adlı bir kız evlenir ve kaynanası ile birlikte yaşamaya başlar. Kısa bir süre sonra kayınvalidesi ile geçinmenin çok zor olduğunu anlar. İkisinin de kişiliği tamamen farklıdır. Sık sık kavga edip tartışırlar. Bu durum Çin geleneklerine göre, hoş bir davranış değildir. Çevrenin oldukça tepkisini alır.

Evde huzur kalmamış, bitmez tükenmez gelin kaynana kavgalarından, annesi ile karısı arasında kalan koca içinde, ev cehennem haline gelmiştir.

Artık bir şeyler yapmak gerektiğine inanan Li-Li, doğru babasının eski bir arkadaşı olan baharatçıya koşar ve derdini anlatır. Yaşlı adam ona bitkilerden yaptığı bir ilaç hazırlar ve üç ay boyunca her gün azar azar kaynanası için yaptığı yemeklerin içine koymasını söyler. Zehir az az verilecek, böylece kaynanayı gelininin öldürdüğü belli olmayacaktır. Yaşlı adam gelin hanıma, kimsenin ve eşinin şüphelenmemesi için kaynanasına çok iyi davranmasını, ona en güzel yemekleri yapmasını söyler.

Sevinç içinde eve dönen Li-Li yaşlı adamın dediklerini aynen uygular. Her gün en güzel yemekleri yapıyor. Kaynanasının tabağına azar azar zehiri damlatıyordu. Kimseler şüphelenmesin diye de ona çok iyi davranıyordu. Bir süre sonra kayınvalidesi de çok değişmişti ve ona kendi kızı gibi davranıyordu. Evde artık barış rüzgarları esiyordu. Bir süre sonra, gelin hanım kendisini ağır bir yük altında hissetti. Yaptıklarından pişman bir vaziyette baharatçı dükkanının yolunu tuttu ve yaşlı adama şu ana kadar kaynanasına verdiği zehirleri onun kanından temizleyecek bir iksir için yalvardı. Yaşlı kadının ölmesini artık istemiyordu. Yaşlı adam, yaşlı gözlerle karşısında konuşup duran Li-Li ye baktı ve kahkahalarla gülmeye başladı.

- “Sevgili Li-Li, sana verdiklerim sadece vitaminlerdi. Olsa olsa kayınvalideni sadece daha da güçlendirdin, hepsi bundan ibaret. Gerçek zehir ise senin beyninde olandı. Sen ona iyi davrandıkça, nefret dağıldı ve yerini sevgiye bıraktı, böylece siz gerçek bir ana kız oldunuz”, dedi.

16:57

RAW ELMALI PASTA


Misafirlerinizi şaşırtabileceğiniz enfes bir tart. Bol şuruplu ve şekerli tariflere nazaran oldukça sağlıklı ve ferahlatıcı bir tatlı.Kesinlikle fark yaratacaksınız.

Daha önceki yazılarımda farklı bir Raw tarifi vermiştim.Ama yine de Raw ile ilgili paylaşımı tekrar yazmak istiyorum.
RAW kelime anlamı olarak pişirilmemiş, ısıtılmamış çiğ, doğal gıda demektir. Çiğ gıda, yiyeceklerin doğal haliyle işlem görmeden, pişirilmeden, ısıtılmadan tüketimidir. 3 ana çiğ gıda grubu bulunmaktadır. Bunları meyveler, sebzeler ve doğal yağlar (avakado, kuru yemişler, çekirdekler,  yetiştirilmiş kökler, baharatlar, kurutulmuş gıdalar) olarak gruplandırabiliriz.

Raw food beslenme modelinde; bolca taze ve doğal sebze, meyve aynı zamanda doğal yağlar tüketilmektedir. Bu şekilde bir beslenmede tüketilen birçok gıdanın besin değeri kaybolmadan vücuda alınmaktadır.

Yani tamamen vitamin dolu bir yemek tarzı.

Raw elmalı tartımızda yine yağ,yumurta ve şeker yok.Ve süper olan şey pişirme de yok.

Malzemelerimiz
Taban için
4-5 adet Hurma çekirdeği çıkartılmış
½ bardak ceviz
Tarçın
2 bardak Kaju

Orta katman için
½ bardak Hindistan cevizi yağı (aktarlarda ve büyük marketlerde bulunuyor)
¼ bardak avage şurubu (büyük marketlerde bulunuyor)
1 kaşık sıvı vanilya
1 tutam muskat rendesi
1 elma
¼ fincan badem
Tarçın

Üst katman için
1 Elma
Tarçın
¼ bardak badem
4 hurma

Önce kajularımızı suyun içine koyuyoruz.2 saat bekletiyoruz.

Hurmalar,ceviz ve tarçını blenderdan geçirerek parçalanmasını sağlıyoruz.Orta boy kelepçeli kalıbımızın en altına koyuyoruz.Bir kaşık yardımıyla sıkılaştırıp buzdolabına beklemek üzere koyuyoruz.Bekleme süresi yaklaşık 1-2 saat.Eğer 2 saati buldurursanız daha güzel oluyor.

Kajuları,limon suyu,hindistan cevizi yağı,agave şurubu,1 kaşık tarçın,muskat rendesini de blenderdan geçiriyoruz.
2 saat buzdolabında bekleyen kelepçeli kalıbın içine yavaşça döküyoruz.Tekrar buzdolabına koyuyoruz.

Elmaların kabuklarını soyuyoruz ve çok ince olarak dilimliyoruz.Üzerine tarçın koyup güzelce harmanlıyoruz. Badem,hurma,avage şurubu ve hindistan cevizi yağı güzelce karıştırıyoruz.

Buzdolabında bekleyen kalıbımızın üstüne elmalarımızı dikkatlice yerleştiriyoruz.Ve en son hazırladığımız karışımı üstüne döküyoruz.

Kalıbı yavaşça açıp servis tabağına aktarıyoruz.

Süslemek için yabanmersini ve çam fıstığı ile süsleyebilirsiniz.

Misafirlerinizi şaşırtmanız dileğiyle…

Afiyet olsun,


15:12

PEYNİRLİ BÖREK



İşte böreğim.Tarifim annemden.Az malzeme ile bol börek.Su böreği gibi oluyor.Çok pratik olduğu içinde her an yapılabiliyor.Benim bu konuda en avantajlı olduğum konu evimin sırasında yufkacı ve mandıra var.Evde yaşanan börek krizlerinde hemen çözüm oluyorlar.

Malzemelerimiz
5 tane yufka
İç malzemelerimiz
2 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 yumurta
3 yemek kaşığı yoğurt veya 1 bardak süt
250 gr tulum loru veya çökelek
Tuz
Üzeri için
1 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 yumurta

Tepsimizde 1 adet yufkayı dışarıya sarkacak şekilde açıyoruz.1 tane daha yufkayı kopartarak üstüne koyuyoruz. Yağ,su,yoğurt ve yumurtamızı karıştırıp sos haline getiriyoruz.Bir kaşık yardımıyla üzerine biraz gezdiriyoruz.Lorumuzu tuzluyoruz.Yarısını bu karışımın üstüne dağıtıyoruz.Üzerine tekrar parçaladığımız yufkamızı koyup tekrar sosu dağıtıyoruz.Kalan lorumuzu da üstüne koyup işlemi tekrarlıyoruz.
En üste tekrar sos hazırlayıp dışarıya sarkan yufkaları da buruşuk şekilde kapattıktan sonra üstüne döküyoruz.
Bıçak ile porsiyonluk kestikten sonra 180 derece fırında 25 dakikada pişiriyoruz.Fırından çıkınca üstüne 1 çay bardağı kadar su ile ıslatıyoruz.Bir örtü ile üstünü kapatıp dinlendiriyoruz.
Afiyet olsun…



09:22

KASIM'DA AŞK...

FACEBOOK SAYFAM

Bumerang - Yazarkafe